Diş klinikleri ve diş hastaneleri, kaç kalem vergiye tabi? Kısaca ödenen vergileri anlatır mısınız?
2015 yılında 29256 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Ağız ve Diş Sağlığı Hizmeti Sunulan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında yönetmeliğe göre, ağız ve diş sağlığı kuruluşları, A ve B tipi sağlık merkezi, A ve B tipi poliklinik olarak sınıflandırılmaya yeniden başlanmıştır. Yönetmeliğin yayınlanması ile birlikte yeni bir statü kazanan ve finansal açıdan profesyonel olarak yönetilmesi gereken diş kliniklerinin ihtiyaçlarına yönelik oluşturduğumuz çalışma programı doğrultusunda, biz de diş kliniklerine finansal danışmanlık hizmeti vermeye başladık.
Vergi usul kanunu mükellefiyet türlerini şahıs olarak faaliyet gösterenler ve tüzel kişilik olarak faaliyet gösterenler olmak üzere 2 farklı kategoride değerlendirmektedir. Kanun, faaliyetinizin başlaması ile birlikte makbuz veya fatura düzenleyerek aylık %8 oranında Katma Değer vergisi ödemenizi zorunlu kılmaktadır. Üç aylık dönemler içerisinde elde etmiş olduğunuz gelirinizi, giderlerinizden düştükten sonra ortaya çıkan karı eğer şahsınız adına mükellefiyetiniz var ise, artan oranlı olarak %15 ile %40 aralığındadır, şirket olarak faaliyet gösteriyorsanız %23 Kurumlar Vergisi uygulayarak yine bağlı olduğunuz vergi dairesine ödersiniz. Tabi oranlar yekûn olarak ilk başta yüksek gelebilir, gelir vergisi kanunu ve kurumlar vergisi kanunu gider olarak düşebileceğiniz birçok formül sunmuştur. Bunları değerlendirenler bu konuda oldukça tasarruf ediyorlar.
Diş kliniklerinde etkin vergi yönetimi yapılabiliyor mu?
Öncelikle bu konuyu şöyle ele almak gerekir; diş kliniklerinde temel öncelik hastanın tedavisi ve hastanın memnuniyetidir. Buna ek olarak hekimlerimiz kazanç odaklı değil, insanlara faydalı olmak adına insan sağlığını ön planda tutarak çalışmalar üretmektedir. Vergi yönetiminin hastane yöneticileri veya hekimler tarafından yürütülmesi, hataları ve yanlış uygulamaları beraberinde getirmektedir. Dolayısıyla yanlış hesaplanan vergiler sonucunda mükellefler çok fazla veya hiç ödenmeyen vergilerle karşı karşıya kalmaktadır. Veya profesyonel bir ekip tarafından takibi yapılamayan vergiler, ilerleyen dönemlerde cezalı olarak ödenebilmektedir. Bu nedenle kliniklerin vergi yönetiminin güncel mevzuata hakim, şirketlerin mali yapısını ve finansal hareketliliğini takip eden danışmanlar tarafından yürütülmesini zorunlu hale getirmektedir. Profesyonel mali danışmanlar tarafından yapılacak yıllık vergi planlamaları etkin vergi yönetimini kolaylaştıracaktır.
Vergi yükünü azaltmak için yapılan hatalı uygulamalar var mı?
Burada aslında yine vergi yönetimin etkin bir şekilde yönetilmesi konusu önem arz ediyor. Halk arasında “Fatura almazsak ne olur?” diye sıkça dile getirilen bir konu vardır. Halbuki belgesiz yapılan her para hareketini vergi indirimine konu edemediğiniz gibi vermiş olduğunuz hizmete de fatura düzenlemek ekstra bir vergi külfeti getirir ve daha sonra sunduğunuz hizmete fatura düzenlemekten bile yasal olmayan bir şekilde vazgeçersiniz. Aynı zamanda çalışan personellerin ücretlerini asgari ücret seviyesinden bordroya yansıtmak, hekimlere ödenen primleri kayıt dışı yollardan ödemek gibi işlemlerin çok ciddi cezai müeyyideleri bulunmaktadır. Halbuki yasal çerçevesinde hareket edildiğinde ve etkin bir vergi yönetim sistemi uygulandığında uzun vadede kurumlar çok daha fazla kazanç elde edebilmektedir.
Diş hekimlerinin ya da hastane yöneticilerinin fazla bilmediği, yararlanabileceği teşvik ve imkanlar var mı?
Devletimizin istihdamın artırılması, üretimin desteklenmesi, işletmelerin kalkınması adına her sektöre yönelik sunmuş olduğu çok sayıda teşvik programı bulunmaktadır. Mükelleflerin vergi teşvikleri ve sosyal güvenlik teşvikleri hakkında güncel mevzuat değişikliklerini ve uygulamalarını takip ederek hizmet alanları ile ilgili gerekli teşvikleri mutlaka almalarını öneriyorum. İşletme türüne göre teşvik türleri değişkenlik gösterebiliyor. Bu konuda uzman bir ekibimiz var. İşletme uzmanlarımız tarafından analiz edilip uygunluk durumuna göre faydalanılacak teşvik türleri belirlenip program dahilinde hizmet sunumu yapabiliyoruz.
Kliniklerde Ortaklık Yapılarını Düzgün Oluşturmak Önemli
Yeni klinik kuracak diş hekimlerine neler tavsiye edersiniz?
Son dönemde ülkemizde artan nüfusla birlikte çok sayıda sağlık tesisleri, diş klinikleri, muayenehaneler, tıp merkezleri açılmaya başladı. Şirket kurulum aşamasında ortaklık yapılarının düzgün bir şekilde oluşturulması, mali disiplinin yasal zemine oturtulması şirketlerin kurumsallaşmasını çok daha kolay hale getirmektedir. Başlangıçta hizmet alanına yönelik yasal zemini tam olarak incelemeden hareket eden ve şirket açılışlarını hatalı olarak gerçekleştiren hekimlerimiz ortaklık yapılarının da hatalı oluşturulmasıyla ilerleyen dönemlerde geri dönüşü çok zor olan sorunlar yaşayabiliyorlar. Bu nedenle kurulum aşamasında hizmet alanlarında uzmanlaşmış, yasal mevzuata hakim mali müşavirler ile hareket edildiğinde buna benzer sorunların önüne geçiliyor.
Mali Müşavir Veli Ensar Yurduseven
Veli Ensar Yurduseven, 1986 yılında İstanbul’da doğdu. Mersin Üniversitesi’nde İşletme Yönetimi lisans eğitiminin ardından Okan Üniversitesi’nde Muhasebe ve Denetim programında yüksek lisans programını tamamladı. Mali Müşavirlik yolculuğu lise yıllarında muhasebe bürosunda başlayan Yurduseven, edindiği deneyim ve akademik tecrübe ile 2013 yılında Mali Müşavir olarak çalışmaya başladı. Halen 2015 yılında kurduğu Masen Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik A.Ş.’nin Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yapıyor. Şirket, diş kliniklerinin ihtiyaçlarına yönelik profesyonel ekibiyle Türkiye’nin 81 ilinde 100’ün üzerinde diş kliniğine finansal danışmanlık hizmeti veriyor.