Kısacası sizi tanıyabilir miyiz?
1962 yılında Halepte doğdum. Babam Suriyeli, annem Türk. Uzun yıllar İtalyada eğitim görerek diş teknisyenliği yaptım. Eşim de diş teknisyeni. Beş yıl önce Zirkonzahn kuruldu. Yaklaşık 15 aydır firmanın Türkiye ayağı olan Zirkonzahn Asyanın Genel Müdürlüğü görevini yürütüyorum.
Zirhonzahndan bahseder misiniz?
Zirhonzahn Avusturyanın İtalya sınırına yakın bir bölgede faaliyet gösteriyor. Kurucusu eski bir arkadaşım olan Enrico Steger. Kendisi uluslar arası alanda tanınan biri. Uzun yıllardır porselen ve estetik konusunda araştırmalar yapıyor. Özellikle diş teknisyenleri için en uyumlu malzemeyi bulmaya çalıştı. Sonunda zirkonu geliştirerek bu işlevi sağladığını gösterdi. Ayrıca Almanyadaki birçok üniversitede konferanslar veriyor. İtalyada diş teknisyenliği yaparken bana Zirkonzahnda çalışmayı teklif etti. Ağustos 2005te İstanbulda faaliyetlere başladık.
Neden Türkiyeyi tercih ettiniz?
Eşimin Türk olması burada çalışmak istememdeki en önemli sebeplerden biri. Bunun yanında Türkiye teknoloji ve iletişim başta olmak üzere birçok sektör için köprü. Avrupadaki herhangi bir yenilik ertesi gün aynı kalitede burada bulunabilir. Ayrıca üretim standartları da çok gelişti.
Ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?
Dişhekimleri ve teknisyenlerine zirkon ve bunun makine sistemini satıyoruz. Ancak bilinen ticari bir satış değil bu. Takip süreci dediğimiz teknik eğitimlerimiz devam ediyor. Buna büyük önem veriyoruz. Bu noktada zirkonun özelliklerinden söz etmek gerekiyor. Aslında yeni bir madde değil. İlk olarak Almanlar fırınların izolasyonunda kullandılar. Japonlar ise eklem yerlerindeki protezlerde zirkondan yararlanıyorlar. Sadece bunun dişçilikte nasıl kullanılacağı bilinmiyordu. Tarihe bakarsanız dişhekimleri ilk bin yılda altını, ikinci bin yılda ise porseleni tercih etmiş. Özellikle Enrico Stegerin çalışmaları zirkonun bir diş teknisyeninin isteyebileceği en iyi materyal olduğunu anlatıyordu. Bir kere uyumluluk oranı çok yüksek. Asitin ve mikrodalganın içinde 24 saat bekletseniz dahi hiçbir değişikliğe uğramıyor. Dayanıklı ve insan sağlığını tehdit edecek en ufak kimyasal içermiyor. Estetik bir görünümü var. Yüzde 98 oranında izolasyon sağlıyor. Bugün bütün diş potezleri, İmplant, köprü, tek kronda kullanılabilir.
Teknik eğitimler verdiğinizi söylediniz. Biraz açıklar mısınız?
Evet, işimiz müşterilere ürünlerimizi satmakla bitmiyor. Eğitimlerimizle onları destekliyoruz. Çünkü bildiklerimiz sürekli değişiyor. Bunları izlemek zorundayız. Burada toplam yedi kişiyiz. Benimle beraber 4 kişi teknik destek veriyor. Daha önce teknisyenlerimiz merkezde eğitim aldılar. Bunlar belirli aralıklarla halen devam ediyor. Bizi aşan konularda merkez yardımcı oluyor. Ama şunu gururla söylemek istiyorum, teknisyenlerimiz kendilerini o kadar geliştirdiler ki Avrupanın değişik şehirlerindeki seminerlerde ders vermeye çağrılıyorlar. Arkadaşlarımızdan Habil Bey, arabayla Avrupayı hiç dolaşmamıştı. Uzun yolu sevmiyordu. Zirkonzahn, makineler konusunda eğitim vermesi için onu Hollanda, Belçika ve Lüksemburga gönderdi. Üç kursa ve pek çok laboratuara gitti. Sonuçta arabayla yolculuğu sevmediği halde 2 bin km.ye yakın yol kat etti. Bu olay geldiğimiz aşamayı gösteriyor. Teknisyenlerimiz hakkında övücü sözler duymak beni çok mutlu ediyor. Her şeyi sadece 15 ayda başardık.
Dişhekimleri ve diş teknisyenleri ürünlere nasıl yaklaşıyor?
Bugün en başarılı dişhekimleri zirkonla çalışıyor. Bunu araştırmalar söylüyor. Dolayısıyla ilgileniyorlar. Kısa bir süre önce Ege Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesinden akademisyenleri ağırladık. Onları ürünlerimiz hakkında bilgilendirdik. Müşteri memnuniyeti her şeyden önce geliyor. Faaliyete geçtiğimiz ilk aylarda bizi kimse tanımıyordu. Şimdi ise İzmirden balık yemeye davet ediliyorum. Bu gerçekten güzel bir duygu.
Satış ve tanıtım çalışmalarında neler yapıyorsunuz?
Şu anda ithalat yaparak yurtiçine ürün veriyoruz. Ama yakın dönemde komşu ülkelerle ihracat yapmayı amaçlıyoruz. Ancak teknik destek ağının da sistemini kurmamız gerekiyor. Balkanlar ve Kafkasyadan arayanlar çıkıyor. Yurtdışı fuarlara, kongre ve seminerlere katılıyoruz. Bunun yanında sektörel yayınlarda haber ve reklamlarımız çıkıyor.
Kısa ve uzun vadeli hedeflerinizden bahseder misiniz?
Bu işe başladığımızda gelirlerimiz masrafları karşılamıyordu. Herkes geleceği düşünüyordu. Hızlı ama sağlıklı şekilde ilerlediğimizi düşünüyorum. En büyük amacım Türkiye ve Ortadoğuda zirkon kullanımını yaygınlaştırmak. Zirkon fırtınası yaratmak istiyorum.