İmza attığınız dental klinikleri ve poliklinikleri sayfalarımıza taşıyoruz. Bize kendinizden, Dent Mimarlık ve çalışmalarınızdan bahseder misiniz ?
5 Haziran 1974’de İstanbul’da doğdum. Lise öğrenimimi Özel Alman Lisesi’nde tamamladıktan sonra Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü’nü bitirdim. Üniversite öğrenimimin ardından sektörün duayenleri ile beraber birçok önemli projede yer aldım. Ve 20 senelik mesleki birikim, gözlem ve tecrübemi sektöre sunmak adına 2014 yılında ortağım Okay Veli Dikmen ile birlikte Zone Interior Design firmasını kurduk. Dent Mimarlık ise Zone Interior Design firmasının klinik mimarisi ve tasarımı konusunda uzmanlaşmış ve özelleştirilmiş bir alt markasıdır. DİŞSİAD’a (Diş Malzemeleri Sanayici Ve İş Adamları Derneği) üye olan sektördeki tek mimarlık firmasıyız. Bunun yanı sıra Medipol Üniversitesi, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi gibi birçok üniversitenin diş hekimliği fakültelerinde, geleceğin diş hekimlerine okul hayatındaki bilgilerini bundan sonraki iş yaşamlarında nasıl projelere çevirebileceklerini anlatan Klinik Mimarlığı dersi vermekteyim.
Dental alanda yoğunlaşmaya nasıl karar verdiniz?
Aslında kendim de halihazırda bir müşteri olduğum için yaklaşık 12 sene önceki bir klinik ziyaretim sırasında, klasikleşmiş bembeyaz klinik görüntüsünün hasta psikolojisi üzerindeki etkilerinin çok da pozitif olmadığını gözlemledim. Bu alanda yeni bir bakış açısı geliştirilmesi gerekliliği dikkatimi çekti. Böylece, bu alana ilgi duymaya başladım ve bu alandaki eksiklikleri gideren ve hastaların dikkatini çekecek daha sıcak mekanlar tasarlamaya başladım.
Dental tedavi alanlarını dizayn ederken en çok dikkat edilmesi gereken hususlar nelerdir? Neden bir mimarlık firması ile çalışılması gerekir? Size ne tür talepler ile geliyorlar?
Bir kliniğin, inşaat, mobilya, teknik ve tüm dekorasyon elemanlarına yapılan ana harcamaların ardından doğabilecek alt yapı eksikliğinden kaynaklanan birçok risk bulunmakta. Bu mağduriyetleri ortadan kaldırmak adına fonksiyonel açıdan doğru ve kullanışlı mekanları uzun ömürlü sağlam yatırımlara dönüştüren yönetmeliğe ve işine hakim bir firma ile çalışması çok önemlidir. Biz Dent Mimarlık olarak, doktorların, asistanların ve çalışan diğer personellerin verimini artıran, çalışma şartlarını kolaylaştıran, müşteriyi olabildiğince rahat hissettiren ve hasta psikolojisinden çıkaran, muhtemel bekleme sürelerini minimumda hissettikleri bir mekan tasarlamaya büyük özen gösteriyoruz.Bizi diğer birçok mimar ve mimarlık firmalarından ayıran özelliklerin en başında ”İşletme Mimarlığı” anlayışımız gelmektedir. Sağlık sektörü, gıda sekörü gibi büyük yatırımları olan sektörlerde temel hedeflerimizden biri yapılan yatırımın mümkün olan en hızlı şekilde işletmeye geridönüşümünü sağlamaktır.
Yaptığınız düzenlemelerin kliniklere kattığı değer ve konfor hakkında neler söylemek istersiniz? Yatırımların geri dönüşü ne kadar zamanda alınıyor?
İşte burası çok önemli bir konu; bizim hedefimiz projenin büyüklüğü ve hekimlerimizin yaklaşımı ve bütçesiyle doğru orantılı olarak 9-15 ay arasındadır. Hatta bu geri dönüşler sonrasında yeni klinik projelerini konuşmaya başlıyoruz. Her projeye ve müşteriye özel tasarım ve uygulamalar yapıyoruz. Bu da müşterilerimizin markalaşmasını sağlıyor.
Klinikler genellikle kiralanmış dairelere açılıyor. Hastane binaları ise işlevselliğini yitirmiş avm binaları olabiliyor. Klinik için mekan seçecek kişilere neler tavsiye edersiniz?
Mekan seçimi konusunda müşterilerimizle sıkı iletişim halinde kalarak doğru tercihte bulunmalarında onlara yardımcı oluyoruz. Özellikle zemin kat ve birinci katta olan klinikler farkındalık yaratmak ve dikkat çekme açısından hekimlerimize yüzde 25 - yüzde 40 arasında ticari avantaj sağlıyor. Biz “İşletme Mimarlığı” yaklaşımımızdan da yola çıkarak müşterilermizin seçtiği 2-3 alternatif arasından hangisinin mimari, teknik ve çevresel koşullar gibi parametrelere göre daha uygun olduğuna karar verip eleme yapıyoruz. Birçok projemizde daha mekan seçimi esnasında nasıl bir proje olması gerektiğini kafamda canlandırıp, plan çözümünü çıkararak hızlı bir şekilde 12 kişilik tasarım ekibimize de nasıl bir proje olması gerektiğini listeleyerek aktarıyorum. Böylece projelerimiz hızlı ve yetkin bir şekilde ortaya çıkıyor.
İç mimari düzenlemeler, işinin uzmanı kişiler tarafından yapılmadığında hatalı sonuçlara ve büyük maliyetlere neden olabiliyor. Diş kliniği ve polikliniklerde bu tip hatalar ile karşılaşıyor musunuz?
Projelerimizin yaklaşık yüzde 70’inde mimar ve ya mimarlık firmalarının daha önceden yapmış oldukları çizimleri düzelterek yeniden projelendiriyoruz. Yine görüşmeye gittiğimiz mevcut kliniklerin çoğunda da tezgahların yönü, kullanım şekli, bekleme alanları ve yanlış malzeme kullanımı gibi projenin ekonomik olması adına yapılan birçok hatalı yaklaşımı yerinde tespit ederek daha sonra olabilecek mağduriyetlerin önüne geçiyoruz. İşte tam da bu sebeple, hekimlerimizin Dent Mimarlık gibi konusunda uzman, profesyonel çalışan, ilgili yönetmelik ve kuralları takip eden bir firmayla çalışmalarını tavsiye ediyoruz.
Klinikler ve poliklinikler ne sıklıkta yenilenme ve bakıma ihitiyaç duyar?
Mimari proje ve dizaynlar yaklaşık 7-10 sene arasında değişime ihtiyaç duyarlar. Tam da bu sebeple, biz tasarımlarımızı yaparken zamansız ve uzun ömürlü malzemeler kullanarak mümkün olduğunca en az 15 yıl trendden düşmeyen mekanlar tasarlamaya dikkat ediyoruz.
Bu röportaj Dişhekimliği Dergisi’nin 138. sayısında yayınlanmıştır. Derginin yeni sayılarına abone olmak isterseniz buradan kaydınızı yapabilirsiniz.
Röportaj: Elvan Genç (VYG)