Türk Tabipleri Birliği Hukuk Bürosu, Denizli Devlet Hastanesinde 5 doktor ve 7 sağlık personeli hizmetini taşeron aracılığı ile satın almak için açılan ihaleyi hukuka aykırı buldu. Kararda, soyut bir ihtiyaçtan söz edildiği ve "lüzum" unsurunun gerçekleşmediği bildirildi.
Danıştay 5. ve 13. Daireleri ortaklaşa verdikleri kararla, 2004 yılında Denizli Devlet Hastanesinde 5 doktor ve 7 sağlık personeli hizmetini taşeron aracılığı ile satın almak için açılan ihale ile bu ihalenin teknik şartnamesini hukuka aykırı bularak iptal etti.
Kararın gerekçesinde, bu işlemlerin dayanağı olan kanun hükmünün Anayasa'ya aykırı olduğu savının Anayasa Mahkemesince yerinde görülmediği ancak, kanun hükmüne dayanılarak yapılacak olan bireysel işlemlerin "lüzum" unsurunun gerçekleşip gerçekleşmediği açısından denetlenebileceği ifade edildi. Kararda ayrıca, bu konuda kullanılan takdir yetkisinin kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun olarak kullanılıp kullanılmadığı yönünden, her bir işlem bazında her aşamada denetlenebileceği belirtildi.
Soyut ihtiyaçtan söz edilmiş
İhaleye konu olan hekim ve sağlık personeli hizmetinin satın alınmasının hangi gereklilikten doğduğunun açık olarak ortaya konulamadığını dile getiren Danıştay, soyut ihtiyaçtan söz edildiği, Sağlık Bakanlığının bir genelgesinde "merkezi planlama çerçevesinde istihdam politikaları oluşturulduğu, hekimlerin hizmetlerinin satın alma yolu ile gördürülmesi halinde merkezi planlamada aksama olacağının" duyurulmasından da tabip ve uzman tabiplik ihalelerinde "lüzum" unsurunun gerçekleşmediği sonucuna vararak işlemi iptal etti. Türk Tabipleri Birliği (TTB) Hukuk Bürosu tarafından yapılan açıklamada, Danıştay 5. ve 13. Daireleri'nin iptal kararında, "lüzum" unsurunun açıkça belirtilmediği ya da gösterilen gerekçenin sağlık hizmetinin gereklerine ve kamu yararına uygun olmadığı bütün satın alma işlemlerinin hukuka aykırı olduğunun saptandığı bildirildi. Açıklamada, "Sağlık hizmetlerinin sürekli hizmetler olduğu, kamu sağlık kuruluşlarının hekim ve sağlık personeli gereksiniminin merkezi olarak planlanıp atama işlemlerinin düzenli olarak yapıldığı dikkate alındığında üç ay-beş ay ya da bir yıl gibi sürelerle taşeron aracılığı ile personel hizmetlerinin satın almanın düşük ücretle ve güvencesiz çalıştırma dışında bir amacı olamayacağı ve bu nedenle hukuka aykırı olacağı açıktır" denildi.
Karar oybirliğiyle alındı
TTB Hukuk Bürosu, Danıştay kararının iptal edilen işlemler yönünden oybirliği ile alındığını ancak, dört üye tarafından karşı oy kullandığını ifade etti. Açıklamada şunlar kaydedildi: "Anayasa'nın 128. maddesinin 'Devletin, kamu iktisadi teşebbüsleri ve diğer kamu tüzel kişilerinin genel idare esaslarına göre yürütmekle yükümlü oldukları kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevler, memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle görülür' hükmü karşısında 'lüzum halinde' ifadesinin hangi hallerde, hangi ihtiyacın karşılanmasının zorunlu olduğu durumlarda göz önünde bulundurulacağının açıkça belirtilmesi gerektiği, düzenleyici işlemde bu açıklıkta düzenlemeye yer verilmemesi nedeniyle 'Hizmetlerin Satın Alma Yoluyla Gördürülmesine ilişkin Esas ve Usullerin' amaç başlıklı birinci maddesinin de iptali gerektiği yönünde karşı oy kullanılmıştır. Bu karşı oylarda yer alan konular yönünden yargı süreci izlenecektir."