Dentiss Logo

Prof. Dr. Hakkı Tanyeri: Oral kanserler ile diş hekimleri arasında yoğun bir ilişki var

Oral kanserler konusunda Türkiye’nin en deneyimli ve birikimli bilim adamlarından biri olan Prof. Dr. Hakkı Tanyeri tarafından organize edilen ve Prof. Dr. Hakkı Tanyeri, Prof. Dr. Nedim Özer, Doç. Dr. Meltem Koray’ın birlikte gerçekleştireceği "Diş Hekimi Kliniğinde Oral Kanserler” özel oturumu, 22 Ekim 2011 Cumartesi günü Dental İstanbul Kongresi’nde yapılacak.
31.05.2011       12.04.13

Oral kanserler konusunda Türkiye’nin en deneyimli ve birikimli bilim adamlarından biri olan Prof. Dr. Hakkı Tanyeri tarafından organize edilen ve Prof. Dr. Hakkı Tanyeri, Prof. Dr. Nedim Özer, Doç. Dr. Meltem Koray’ın birlikte gerçekleştireceği "Diş Hekimi Kliniğinde Oral Kanserler” özel oturumu, 22 Ekim 2011 Cumartesi günü Dental İstanbul Kongresi’nde yapılacak. Profesör Tanyeri ile panelin amacını, oral kanserler - diş hekimliği ilişkisini ve bu konuda yapılması gerekenleri konuştuk. 


Oral kanserler ile günümüz diş hekimliği arasındaki ilişkiden söz edebilir misiniz?

Diş hekimliği ile oral kanserler arasında çok yoğun bir ilişki bulunuyor. Hele ki son yıllarda oral kanserlerin armasıyla birlikte diş hekimliğinde bu kanser türünün tanısını koyan diş hekimlerin rolü çok arttı. Zaten yapacağımız panelde de ağırlıklı olarak ağız kanserlerinin tanımları, oluşumları ve diş hekimlerinin diğer faktörlerin yanı sıra mekanik travmalar sonucunda ortaya çıkan bu kanserleri teşhis etmelerine katkı sağlayacak önemli bilgiler vereceğiz.

Diş hekimlerinin oral kanserlerin teşhisindeki rollerine baktığımızda, az önce de belirttiğim gibi oral kanserler, rahim kanserinin önüne geçen bir yoğunlukta artmaktadır. Bu durumda ismi üzerinde oral kanserleri kendi alanlarında ilk görenler diş hekimleri oluyor. Bundan dolayı meslektaşlarımızın kanuni ve vicdani olarak bir sorumluluk altına girerek bu kanserleri tanımlamak ve teşhis etmekle yükümlüdür.

Tabii ki bu aşamada diş hekimleri için şöyle bir durum söz konusu: Diş hekimlerinin, oral mukozaya ve oral bölgeye sadece ağızdaki dişler ve protezler açısından bakmayıp bütün mukozaları ayrı ayrı tanımlamaları, aradaki değişiklikleri görmeleri ve ilgili üniversitedeki KBB kliniklerine ya da bunlara bakan diş hekimliği fakültelerindeki maksillofasiyal cerrahlara yönlendirmeleri gerekiyor.

Ağız bakımını sadece dişe yapılan protezlerle değerlendirmediğimiz takdirde, eğer hastaların anemnezleri iyi alınır ve doğru bir muayeneden geçirilirse meslektaşlarımızın çoğu meydana gelen lezyonları da tanımlayabilirler.

Muayenehanede çalışan diş hekimleri bu tanıyı yapabilmek için ne tür bilgilere sahip olmalıdır? Bir eğitim almaları gerekiyor mu?

Oral kanserler konusuyla doğrudan araştırmalar yapan Ağız Hastalıkları Bilim Dalı sadece İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi bünyesinde mevcut olup pek çok fakültede bulunmamaktadır. Buna ek olarak “Oral Medicine” adı altında dünyanın en önemli dallarından biri Türkiye’de maalesef atlanıyor. Dolayısıyla ülkemizde bu alanda ciddi bir boşluk vardır. Bundan dolayı ağızda meydana gelen oral kanserler ve sistemik hastalıkları tanımlamada çoğu hekimlerimiz güçlük çekiyorlar.

Bu sebeple ülkemizin 20-25 değişik şehrinde oral kanserleri anlatan konuşmalar yaptım. Artık diş hekimlerimiz mukozadaki ilk farklılıkları, olayları, iyileşmeyen yaraları, aynı yerde devamlı kalan ülserasyonları, büyüyen kitleleri son derece dikkatli takip etmektedirler. Eğer bu lezyonlar yer değiştirmiyorsa, büyüme varsa ve kanamalar mevcutsa diş hekimlerimiz biyopsi almalı veya durumu ilgili birimlere bildirmeliler. Çünkü oral bölgede meydana gelen kanser türleri diğer kanserlerden farklıdır. Yüzün bir bölümü bir anda malformasyona uğruyor ve deformiteler büyük oluyor. Bu sebeple küçük bir bölgede yakalanan lezyonlar, anında tedbir alınması durumunda büyümesinin önüne geçiliyor.

Dolayısıyla ameliyat ya da operasyon yapılacak alan küçük olmaktadır. Ancak ihmal edilmesi durumunda çenenin ve dilin büyük bir kısmı, sinüsten yüzün altına kadar olan bütün bölümlerde bir rezeksiyon meydana gelebiliyor.    

Dental İstanbul Kongresi kapsamında 22 Ekim 2011 Cumartesi günü "Diş Hekimi Kliniğinde Oral Kanserler” adıyla bir panel düzenleyeceksiniz. Katılımcı diş hekimleri bu panelde neler bulacaklar?

Gerçekleştireceğimiz bu panel, diş hekimlerinin en azından oral kanserleri tanımlamasına yönelik önemli bilgileri kapsıyor. Konferanslarımı genellikle slaytlar halinde sunuyorum. Konuları görüntüler üzerinden anlatıyorum ki hekimlerimiz söz konusu detayları görebilsinler. Panelde hekimlere, teşhisi hemen sonuçlandırarak biyopsiyi almalarını ya da geciken işlemleri yapmalarının hastaları açısından olumlu sonuçlar doğurabileceği mesajını vermek istiyoruz. Panelde ben “Oral kanser gelişiminde kronik mekanik travmanın rolü”, Prof. Dr. Nedim Özer “Ağız ve çene tümörlerinde tanı ve tedavi”, Doç. Dr. Meltem Koray ise “Oral kanserlerin risk faktörleri ve erken teşhiste gelişmeler” konulu konuşmaları sunacağız.

Oral kanserler konusunun kongrelerde daha fazla yer bulmasını ve konusunda yetkin kişiler tarafından anlatılması gerektiğini düşünüyorum. Bu konuda kitap yazmış ya da araştırmalar yapmış bilim adamlarının diş hekimlerini aydınlatması gerekiyor. Çünkü bu konu çıkan malpraktis yasasıyla çok önemli bir boyut kazanmıştır. Eğer bir diş hekimi hastasının protezlerini ya da dişlerinin tedavisini yaparken prekanseröz lezyonu atlarsa çok önemli cezai yaptırımlarla karşılaşabilecekler. Dolayısıyla kanunun göz ardı edilmemesi çok önemli. Panelimizde bu yasaya ve yaptırımlarına da ciddi şekilde yer vereceğiz.

Son olarak diş hekimlerine neler söylemek istersiniz?

Diş hekimleri, Dental İstanbul Kongresi’ne katılarak panelimizi takip etmeliler. Çünkü göstereceğimiz slaytlar sadece Türkiye’de değil pek çok ülkede eşine rastlanamayacak biçimde büyük ve güzel boyutta olup operasyonları ve hastalıkları net bir şekilde bu slaytlardan görülebilmektedir. Ayrıca oral kanserlerin günümüzde ne derece önemli olduğunu belirtmeye çalıştım. Dolayısıyla meslektaşlarıma panelimize katılmalarını öneriyorum.  

Röportaj/Fotoğraf: Özgür Çilek – VYG Haber Merkezi       


YASAL UYARI: Bu yazı/haber/makalenin bütün yayın ve çoğaltma hakları VESTİYER YAYIN GRUBU'na aittir. Kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen iktibas edilmesi yasaktır.
Reklam
Reklam

Yorum Ekle
Copyright © Vestiyer Yayın Grubu, 1989-2021. Tüm Hakları Saklıdır.