Dental sektörün önemli firmalarından Sevim Titan Keramik Diş Laboratuvarı, on yılı aşkın süredir dişhekimlerine hizmet veriyor. Çalışmalarında kaliteyi ve hekim memnuniyetini en üst seviyede tutan firma, mesleki açıdan gelişmeleri için çalışanlarını çeşitli kurslara gönderiyor. Her yıl İstanbul Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Protez Okulundan beş öğrenciye kendi bünyelerinde çalışma imkânı verdiklerini söyleyen Sevim Titanın sahiplerinden Ahmet Sevim, Bu sayede öğrencilerimiz okulda öğrendiklerini uygulama şansı yakalıyorlar. Okul bittikten sonra da bu arkadaşlar dilerlerse bizimle kadrolu personel olarak çalışmaya devam ediyorlar diyor.
Kuruluşundan itibaren Sevim Titanın faaliyetlerinden söz eder misiniz?
1994 yılında kurduğumuz laboratuvarımız üç yıl sonra kendi adını aldı. İlk olarak yerimiz Aksaray merkezdeydi. Daha sonra şu anda bulunduğumuz yere taşındık. Bunun dışında Beykoz Paşabahçede bir şubemiz vardı. Dört yıl önce orayı kapattık. Firma olarak bir diş laboratuvarından beklenen her şeyi yapıyoruz. Hekimlerin istekleri doğrultusunda zirkonya, titanyum ve cam seramikleri, metal porselen ve seramik çalışmaları, gece plakları, klasik totaller, iskelet protezler, sürgülü ankerli çalışmaları yapıyoruz. Kırkın üzerinde çalışanımız var. Türkiye genelinde ciddi sayılabilecek hekim portföyüne sahibiz.
Ürünlerinizde kalite anlayışı bakımından nelere dikkat ediyorsunuz?
Abim Ali Sevim ile birlikte başlangıcından tamamlanana kadar işleri sürekli olarak kontrol ediyoruz. İki yıl önce ISO Belgesini aldık. Önümüzdeki Temmuz ayında denetimimiz olacak. Hekimlerimizle yapılan ankette yüzde 98 oranında memnun olduklarına dair cevaplar geldi. Sadece uyguladığımız fiyat politikasına eleştirileri vardı. Kaliteli bir işi de ucuza almak mümkün değildir. Firmamıza ciddi anlamda yatırımlar yapıyoruz. Özellikle zirkonya alt yapı anlamında son teknoloji CAD/CAM sistemlerini kullanıyoruz.
Laboratuarınızda çalışan teknisyenlere eğitim veriyor musunuz?
Üzerinde durduğumuz konuların başında eğitim geliyor. Yakın zamanda teknisyen arkadaşlarımızdan biri, freze teknikleriyle ilgili eğitim aldı. Alman firması Vitadan bir diş teknisyeninin verdiği kurslara katılıyoruz. Haziran ayında bir seminer düzenliyorlar. Modelajla ilgili eğitimleri kendimiz veriyoruz. Çalışanlarımızla mesleki donanımlarıyla ilgili sürekli konuşuyoruz. Eksik oldukları yönleri tespit ettikten sonra eğitimlerin içeriği ve nerelerde verileceği belirleniyor. Ben mesleği laboratuvar ortamında ustalarımdan öğrendim. Her biri çok iyi teknisyendi. O dönemde protez bölümüyle ilgili bir okul olmadığı için eğitim imkanından yararlanamadım. Tecrübelerimizi ve bilgi birikimimizi arkadaşlarla paylaşmak gerçekten bizleri de fazlasıyla mutlu ediyor.
Teknisyenlikle ilgili bir eğitim alamadığınızı söylüyorsunuz. Aradan uzun bir zaman geçti ve fakültelerde diş protez bölümleri açıldı. Verilen eğitimler hakkında neler düşünüyorsunuz?
Diş teknisyenliği eğitiminde üniversitenin yetersiz kaldığına inanıyorum. Çünkü öğrencilerin okurken öğrendiklerini laboratuvar ortamında uygulaması gerekiyor. Birçok öğrenci okuldan mezun olduktan sonra çalışmayı tercih ediyor. Fakat karşılaştığı mesleki zorluklar sebebiyle de bir kısmı teknisyenlikten soğuyor ve başka alanlara kayıyor. Oysa stajın zorunlu olması gerekiyor. Bunu bildiğimiz için İstanbul Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Protez Okulu birinci sınıfından beş öğrenciyi her yıl laboratuvarımıza alıyoruz. Bu kişiler iki yıl boyunca bizimle birlikte çalışarak kendilerini yetiştiriyorlar. Bu süre zarfında kendilerine ufak harçlıklar da veriyoruz. Okul bittikten sonra da bu arkadaşlar dilerlerse bizimle kadrolu personel olarak çalışmaya devam ediyorlar Yetiştirdiğimiz öğrenciler kendi okullarından çeşitli ödüller alıyorlar. Geçen yılın yıldızını biz çıkarmıştık. Umarım bu yıl da aynısı olacak. Önümüzdeki yıllarda daha fazla öğrenciyi bünyemize almayı planlıyoruz. Şu anda bizimle çalışan teknisyen arkadaşlarımızın yüzde 80i üniversite mezunu.
Türkiyede diş laboratuvarları ve teknisyenlerinin içinde bulunduğu durumu değerlendirir misiniz?
Genel olarak teknisyenler teknolojiyi fazlasıyla takip etmiyorlar. Ciddi anlamda yatırım yapanların sayısı çok az. Basit sistemlerle, hekimler bilgilendirilmeden işler yapılıyor. Maalesef hekimlerimiz de çalışmaların kalitesinden habersizler. Aslında hekimlerin teknisyenleri yönlendirmesi gerekiyor. Gerektiğinde ziyaret ederek laboratuvarları denetlemeliler. İstanbulda belirli bir standartta işler yapılıyor ama Anadolunun bazı bölgelerinde teknisyenlik çok ilkel metotlarla uygulanıyor. Sonuçta sağlıkla uğraşıyoruz. Bunun belirli kurallar ve ilkeler çerçevesinde yürütülmesi gerekiyor. Kaliteli personel çalıştırıp doğru işler ürettikten sonra işin ticari boyutunu düşünmemiz lazım. Bozuk ölçünün üzerine çalışmak gibi bir yanlışa düşülmemeli. Yapılan her işin bizim ağzımıza gireceğini düşünerek hareket edersek hiçbir sorun kalmayacaktır.
Tanıtım anlamında ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?
Ağırlıklı olarak kongre ve fuarlara katılıyoruz. Çeşitli şehirlerdeki sempozyumları takip ediyoruz. Kataloglar hazırlayıp dergilere ve internete reklâm veriyoruz. Bu yıl EDAD Kongresine katılacağız. Ayrıca Vestiyer Yayın Grubunun organize ettiği Dental İstanbul Kongresiyle ilgili görüşmelerimiz devam ediyor.
Sektörle ilgili yaşadığınız sıkıntılardan bahseder misiniz?
Piyasada yetişmiş kaliteli personel sıkıntısı yaşanıyor. Yeni yeni sayıları artmaya başlayan diş sağlığı merkezleri teknisyenleri kendi bünyelerinde toplamaya başladılar. Ancak çok kalitesiz çalışmalar yapılıyor. Bunun yanında teknisyenler çok ucuza çalışarak kaliteyi düşürüyor. Bu gibi durumlarda bizim gibi firmalar kendilerini doğru ifade etmekte zorlanıyor.
Son olarak hedeflerinizi soralım?
En kısa sürede daha da büyük bir mekânda çalışmalarımızı sürdürmek istiyoruz. Bu, uzun zamandır kafamızda var olan hedeflerden biri. Daha büyük bir yerde, genişlemiş kadromuzla hizmet vermeyi amaçlıyoruz. Umarım başaracağız.