Abant

Ruhunuz İçin Terapi: Abant   Son zamanlarda her gün aynı saatte kalkıp, kalkar kalkmaz aynı şeyleri gözünüz kapalı yaptığınızı fark ettiniz mi hiç? Ya da çok çalıştığınızı, kendinize ve sevdiklerinize yeterince zaman ayıramadığınızı mı düşünüyorsunuz? O halde size küçük bir tavsiyemiz olacak: Hafta sonunuzu, grileşen şehir yaşamınızdan uzak, hayatınıza renk katabileceğiniz küçük bir cennette geçirmek. Nasıl mı? Buyurun Abant’a…

 

Abant

Abant, Bolu'nun 34 kilometre güney batısında, denizden 1328 metre yükseklikte bir tatlı su gölü. Suyu o derece berrak ki, 20- 25 metre derinlikteki taşlar bile görülebiliyor. Toprak kaymaları sonucu oluşmuş ve 1.28 kilometrekarelik bir alanı kaplayan Abant’ın en derin yeri 18 metre. Hiçbir akarsu ile beslenmediği ve tamamen kaynak sularıyla oluştuğu için bahar dönemlerinde göl nilüferle kaplanıyor. Çevresi yaklaşık 6,5 km.ve her yanı ormanlarla kaplı; çam, köknar, kayın ağaçları ağırlıkta.

 

Her mevsim çok güzel

Denizden 1328 metre yükseklikte, çevresi çam ormanlarıyla kaplı bir tatlısu gölü Abant. Tertemiz havası, doğal güzelliğiyle büyük kentlerin kargaşasından alabildiğine uzak, gönlünüzce soluklanabileceğiniz bir cennet. Ünü tüm Türkiye'ye hatta yurtdışına bile yayılmış olan ve dört mevsimde dört ayrı doğa güzelliği sergileyen Abant Gölü yeşilin üstüne mavisiyle yazı bir başka yaşıyor. Kışkırtıcı güzelliğiyle doğasever gezginleri etkisi altına alıp, kendine hayran bırakıyor. Doğa Tutkunu genç serüvenciler, trakingçiler, en kısa tatilleri bile değerlendirenler zaten Abant'ın yolunu gözleri kapalı biliyorlar. İki üç günlük doyumsuz bir tatil düşleyenler için harika bir alternatif olan Abant her mevsim tüm güzellikleri ile sizi bekliyor.

Ulaşımın oldukça kolay olduğu Abant Gölü ve çevresi, kışın karlarla örtülü ormanlarıyla, ilkbahar ve yazın muhteşem manzarasıyla, sonbaharda sararan, kızaran bitkilerin renk cümbüşü altında yenilen nefis lezzetteki ızgaraları ve alabalıklarıyla, tertemiz dağ havasıyla çarpıcı güzellikler sergiliyor. Abant, denizden 1328 metre yükseklikte, toprak kaymaları sonucu oluşmuş bir tatlısu gölü. 1.28 kilometrekarelik bir alanı kaplıyor. En derin yeri 18 metre. Her yanı ormanlarla kaplı. Hoş kokularıyla çam, köknar, kayın ağaçları çoğunlukta. 6.5 kilometre tutan göl çevresinde tur atmanın keyfi ise bambaşka. Kıyıları nilüfer çiçekleri ile kaplı yer yer sazlıklarla çevrili gölün konukları temiz dağ havasını soluyarak huzurlu yürüyüşler yapabiliyor, arzu edenler çevresini bisikletle turluyorlar. Gölün büyük bölümünde kiralık atlarla dolaşma veya faytonlarla nal sesleri eşliğinde gezilere çıkma, ters ışıklarda fotoğraf çekmek gibi zevkler de bulunuyor. Her noktasından, her açıdan başka türlü görünen gölün en güzel ve tamamını görebilme zevki ise Mudurnu yolu başlangıcındaki tepede yaşanıyor.

Dağ ve Doğa Yürüyüşü: Doğal zenginliklerin başında gelen Abant, yazın piknik ve ideal bir dinlenme yeri olup, kışın kış sporların yapılabileceği Türkiye’nin en tanınmış turistik yöresidir.

Abant'ta ilk tercihiniz yürüyüş yapmak olmalı. Bu dönemde ormanın ve gölün insanın içini ferahlatan ve nefes alırken sanki her zamankinden farklı bir havayı teneffüs ediyor muşsunuz izlenimini ve ciğerlerinizin genişlediğini hissedeceksiniz. Özellikle bu mevsimde orman çok daha güzel. Gölün kıyısında yapacağınız uzun yürüyüşlerin, ruhunuzu ve ciğerlerinizi baştan aşağıya temizlediğini hissedeceksiniz.

Abant’a gittiğinizde, her noktasından, her açıdan başka türlü görünen gölün muhteşem doğa manzarasını bir de yukarıdan görmenizi tavsiye ediyoruz. Mudurnu yolu başlangıcındaki tepe Abant’ı yukarıdan seyretmek için en ideal nokta. Karşılaşacağınız manzara ünlü bir ressamın fırçalarına bulanmış kadar etkileyici ve gerçek dışı olacak.

Ne zaman giderseniz gidin Abant'ta hava gün içinde sıklıkla değişebiliyor. Bu dönem gitmeyi planlayanlar için söylüyoruz; mümkünse yanınıza bilekleri saran bir bot ve bol bol çorap alın.

 

Nerede Kalınır?

Abant'ta kalmak isteyenler için iki tane beş yıldızlı otel ile bir köşk otel var. Fiyatları konusunda tedirgin olmanıza hiç gerek yok. Abant'ta konaklamanın maliyeti 55 YTL ile 260 YTL arasında değişiyor.

 

Ne yenir?

"Abant'ta ne yenir?" diye sorarsanız, “burada alabalık yenir” deriz. Özellikle, son derece leziz olan ‘ızgara alabalıkları’ tavsiye ediyoruz. Balık sevmeyenler piknik alanlarında ekmek arası sucuk ya da atlı kızakta mangal sefası yapabilirler. Ayrıca Abant Gölü kenarında bulunan restoranlardan birine kurulup damak tadınıza uygun bir yemek de seçebilirsiniz. Ancak otellerdeki açık büfelerin dışında, restoranlarda ızgaradan başka çok fazla yemek çeşidi olmadığını hatırlatalım. Yemekten sonra göl kenarında Abant’ın huzur verici manzarasında sıcacık bir çay içmenizi öneriyoruz. Ruhunuzun dinlendiğini hissedeceksiniz.

 

Nasıl Gidilir?

Özel otomobiliyle İstanbul ilinden gidecek olan ziyaretçiler için söylüyoruz; İstanbul Abant arası 280 km. Anadolu otobanı üzerinden Bolu dağı çıkışında Abant yoluna saptığınızda izleyeceğiniz tabelalar sizi Abant’a kadar götürecektir. Eğer Ankara tarafından gidecekseniz Ankara Abant arası 205 km. En kısa yol İstanbul otobanını takip edip Bolu dağı geçişine kadar gelip buradan izleyeceğiniz Abant tabelaları. Bu tabelaları takip ederseniz Abant’a ulaşmanız çok kolay. Otobüs yolculuğunu seçenler için söyleyelim; Bolu iline kadar otobüs ile gelip Bolu merkez ve kentin birçok yerinden Abant’ a minibüs ve dolmuş seferleri bulunmakta ayrıca taksiler ile de ulaşım mümkün. Abant yolu hava şartları nasıl olursa olsun sürekli açık ve güvenli. Ancak Abant-Mudurnu yolu bunun dışında. Karlı- buzlu havalarda bu yolu kullanmamanızı tavsiye ediyoruz. Biz ne dersek diyelim siz yine de tedbirli olun ve yanınıza çekme halatı, takoz, zincir almadan yola çıkmayın. Ayrıca yolun uzunluğunu ve yolda bir benzin istasyonun olmayışını göz önüne alarak söylüyoruz ana yoldan Abant'a, deponuzu doldurmadan sapmayın. Zira yolda kalmanız olası.Ve son olarak diyoruz ki, iki günlük de olsa dinlenmek, zihninizi boşaltmak, sağlıklı kararlar verebilmek, sevdiklerinizle baş başa uygun fiyata kaliteli ve eğlenceli bir hafta sonu geçirmek istiyorsanız; zengin doğası, harikulade manzarası, içinizi açan havası ve çevre bilincine sahip neşeli halkıyla Abant’ı, bir hafta sonu da olsa mutlaka yaşamanızı tavsiye ediyoruz.